- rasgele
- 1.случа́йный, любо́й; пе́рвый попа́вшийся
rasgele bir tanesini aldım — я взял пе́рвую попа́вшуюся шту́ку
2.как придётся, случа́йно, как попа́ло, науга́д
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
rasgele bir tanesini aldım — я взял пе́рвую попа́вшуюся шту́ку
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
ebil kabıl — rasgele … Beypazari ağzindan sözcükler
estür-üstür — rasgele … Beypazari ağzindan sözcükler
salgara — rasgele düzensiz … Beypazari ağzindan sözcükler
kuru gayret, çarık eskitir — bir iş rasgele bir çabayla değil planlı bir biçimde amaca doğru yürümekle başarılır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ale-l-ıtlak — genel olarak; rasgele; bir sınır ile bağlı olmayarak … Hukuk Sözlüğü